Tabii ki, aşağıda Domain Driven Design (DDD) üzerinde danışmanlık vermek için öğrenip uzmanlaşmanız gereken konu başlıklarını bulabilirsiniz. Her bir ana başlık altında, ilgili alt başlıklar da belirtilmiştir.
Domain Driven Design Giriş
DDD'nin Tanımı
DDD'nin İş Problemlerine Çözüm Olarak Kullanılması
DDD'nin Yazılım Geliştirmedeki Rolü
Strategic Design
Context Mapping
Bounded Context
Subdomains
Tactical Design
Entities
Value Objects
Aggregates
Ubiquitous Language
Ubiquitous Language'ın Önemi
Ubiquitous Language'ın Kullanılması
Ubiquitous Language ve Bounded Context İlişkisi
Domain Models
Rich Models ve Anemic Models
Domain Model Tasarımı
Model-Driven Design
Domain Events
Domain Event'ların Tanımı ve Önemi
Event Sourcing
Event-Driven Architecture
Repositories
Repository Pattern'in Tanımı ve Kullanımı
Repository Tasarımı
Data Mapper ve Repository
Factories
Factory Design Pattern'ın Tanımı ve Kullanımı
Factories Tasarımı
Factories ve Domain Model Oluşturma
Services
Domain Services ve Application Services
Service Tasarımı
Stateless Nature of Services
Specifications
Specification Pattern'ın Tanımı ve Kullanımı
Specifications Tasarımı
Specifications ve Validation
DDD ve Mikro Hizmetler
DDD'nin Mikro Hizmetlerle İlişkisi
Bounded Context ve Mikro Servisler
DDD ve Mikro Hizmetlerin Birlikte Tasarlanması
DDD ve Eventual Consistency
Eventual Consistency'nin Tanımı
DDD ve Eventual Consistency
Eventual Consistency ve Aggregates
DDD ve CQRS
CQRS'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
CQRS Tasarımı ve Implementasyonu
CQRS ve Event Sourcing
DDD ve Hexagonal Architecture
Hexagonal Architecture'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
Hexagonal Architecture Tasarımı
DDD ve Hexagonal Architecture'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve Layered Architecture
Layered Architecture'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
Layered Architecture ve Bounded Context
DDD ve Layered Architecture'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve ORM
ORM'in Tanımı ve DDD ile İlişkisi
ORM Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
DDD ve ORM'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve Test Driven Development
Test Driven Development'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
TDD ve DDD'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve Unit Testing
DDD ve Behavior Driven Development
Behavior Driven Development'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
BDD ve DDD'nin Birlikte Kullanımı
BDD ve Ubiquitous Language
DDD ve Agile
Agile'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
DDD ve Agile'in Birlikte Kullanımı
DDD ve Scrum
DDD ve DevOps
DevOps'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
DDD ve Continuous Delivery
DDD ve Infrastructure as Code
DDD ve Domain Storytelling
Domain Storytelling'ın Tanımı ve Kullanımı
Domain Storytelling ve Ubiquitous Language
Domain Storytelling ve Bounded Context
DDD ve System Metaphor
System Metaphor'ın Tanımı ve Kullanımı
System Metaphor ve Ubiquitous Language
System Metaphor ve Architectural Design
DDD ve Polyglot Programming
Polyglot Programming'in Tanımı ve Kullanımı
Polyglot Programming ve Bounded Context
Polyglot Programming ve Microservices
DDD ve Refactoring
Refactoring'in Tanımı ve DDD ile İlişkisi
Refactoring Techniques for Domain Models
Refactoring and Context Mapping
Anti-Corruption Layer
Anti-Corruption Layer'ın Tanımı ve Kullanımı
Anti-Corruption Layer ve Bounded Context
Anti-Corruption Layer ve Context Mapping
DDD ve OOAD
OOAD'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
DDD ve OOAD Principles
OOAD ve Ubiquitous Language
DDD ve Design Patterns
Design Patterns'ın DDD İçindeki Rolü
DDD ve GoF Design Patterns
DDD ve Domain Specific Patterns
DDD ve Software Architecture Styles
Software Architecture Styles'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
DDD ve Event-Driven Architecture
DDD ve Service-Oriented Architecture
Domain-Driven Design (DDD) Nedir?
Domain-Driven Design (DDD), yazılım geliştirmenin karmaşık iş gereksinimlerini nasıl daha iyi yönetebileceğine dair bir yaklaşımdır. DDD, yazılımın iş problemlerini çözme biçimini ve işletme hedeflerini karşılamak için yazılımın nasıl tasarlandığını odaklar. DDD, karmaşık sistemleri anlama ve bu sistemlerin sürekli değişen iş kurallarına uyum sağlama yeteneğini geliştirmeyi hedefler.
DDD'nin anahtar unsurlarından biri, yazılımın içinde kullanılan dilin işletme terimlerine ve kurallarına dayanması gerektiğidir. Bu dil, "Ubiquitous Language" olarak adlandırılır ve hem işletme uzmanları hem de yazılım geliştiriciler tarafından anlaşılır olmalıdır.
DDD'nin İş Problemlerine Çözüm Olarak Kullanılması
Yazılım geliştirme projelerinde, teknik ve iş dünyası arasında genellikle bir iletişim kopukluğu vardır. Bu, yazılımın iş gereksinimlerini tam olarak karşılamamasına ve dolayısıyla projenin başarısız olmasına yol açabilir. DDD, bu problemin üstesinden gelmek için tasarlanmış bir yaklaşımdır.
DDD'deki temel fikirlerden biri, "ubiquitous language" veya "her yerde kullanılan dil" kavramıdır. Bu, işletme uzmanları ve geliştiricilerin aynı dili kullanarak karmaşık iş problemlerini tartışabilmelerini sağlar. Bu dil, yazılımın kodunda ve tasarımında da kullanılır, böylece yazılımın işletme kurallarını daha doğru bir şekilde temsil etmesini sağlar.
Ayrıca, DDD, yazılımı daha küçük, daha yönetilebilir parçalara ayırarak karmaşıklığı yönetmeye yardımcı olur. Bu parçalar, DDD'deki "bounded context" ve "subdomain" kavramlarına dayanır. Bounded context, yazılımın belirli bir bölümüne uygulanan belirli iş kurallarını temsil eder. Subdomain ise işletmenin belirli bir alanını veya işlevini temsil eder.
Son olarak, DDD, yazılımın sürekli değişen iş gereksinimlerine uyum sağlama yeteneğini geliştirir. Bu, yazılımın daha esnek olmasını sağlar ve değişen iş gereksinimlerine daha hızlı yanıt vermesine olanak sağlar.
DDD'nin Yazılım Geliştirmedeki Rolü
DDD, karmaşık iş problemlerinin çözümüne yönelik bir yaklaşım olduğu kadar, aynı zamanda yazılım geliştirmenin yolu üzerinde de önemli bir etkisi vardır. DDD'yi bir yazılım projesine uygulamak, işlevsellik ve veri yapılarının birleşimini yansıtan daha anlaşılır ve bakımı kolay bir kod tabanı oluşturmayı sağlar.
DDD, yazılım tasarımında modellemeyi öncülük eder. Yazılımın yapısının ve işlevselliğinin, iş domaini ile yakından ilgili olmasını sağlar. DDD'ye göre, yazılım mimarisinin ve tasarımının, iş domaininin kendi karmaşıklığını ve yapısal özelliklerini yansıtması gerekir.
Örneğin, bir e-ticaret uygulaması geliştiriyorsanız, DDD'ye göre, uygulamanın tasarımı ve yapısı, ürünler, siparişler, müşteri hesapları ve sepetler gibi e-ticaret alanının öğelerini içermelidir. Bu nesnelerin ilişkileri ve etkileşimleri, yazılımın yapısını ve işlevselliğini belirler.
DDD, aynı zamanda, yazılımın iş kurallarına uygun şekilde evrimleşmesini ve değişen iş ihtiyaçlarına yanıt vermesini sağlar. Yazılım, sürekli değişen iş dünyasına ayak uydurarak ve iş gereksinimlerini karşılayacak şekilde uyum sağlayarak, uzun vadede daha sürdürülebilir ve başarılı olur.
Bir sonraki konu olan "Strategic Design" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Context Mapping, Bounded Context ve Subdomains gibi konuları ele alacağım.
Strategic Design
Strategic Design, Domain-Driven Design'in önemli bir yönüdür ve sistem tasarımı üzerinde genel bir bakış sağlar. Bunun ana unsurları arasında Context Mapping, Bounded Context ve Subdomains bulunur.
Context Mapping
Context Mapping, farklı sistemler veya sistemlerin farklı parçaları arasındaki ilişkileri ve etkileşimleri belirlemeyi içerir. Context Mapping, bir sistem içindeki sınırlı kontekstlerin birbirleriyle nasıl ilişkili olduğunu ve nasıl etkileşime girdiğini anlamak için kullanılır.
Bir e-ticaret uygulaması örneğini düşünelim. "Sipariş" ve "Stok Yönetimi" gibi farklı kontekstler vardır ve her birinin kendi iş kuralları ve modelleri vardır. Context Mapping, bu iki kontekst arasındaki etkileşimi ve her birinin diğerine nasıl bağımlı olduğunu belirler.
Bounded Context
Bounded Context, DDD'nin anahtar kavramlarından biridir. Bir Bounded Context, belirli bir iş domaini veya subdomaini içinde birim olarak işlev gören bir yazılım parçasıdır. Her Bounded Context'in kendi modelleri, iş kuralları ve ubiquitous language'i vardır.
Örneğin, bir e-ticaret uygulamasında "Kullanıcı Yönetimi" ve "Sipariş Yönetimi" olabilir. Her biri kendi Bounded Context'ine sahip olacak, her birinde kendi modelleri, kuralları ve dilleri olacaktır.
Subdomains
Subdomains, bir işletmenin belirli bir alanını veya işlevini temsil eder. Her subdomain genellikle kendi Bounded Context'e sahiptir. Subdomains, karmaşıklığı yönetmeye ve yazılımın belirli iş gereksinimlerine odaklanmaya yardımcı olur.
Bir sonraki konu olan "Tactical Design" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Entities, Value Objects, Aggregates ve Ubiquitous Language gibi konuları ele alacağım.
Tactical Design
Tactical Design, DDD'nin nesne düzeyindeki uygulamasını ele alır ve genellikle bir yazılım projesinin somut unsurlarıyla ilgilidir. Ana unsurlar Entities, Value Objects, Aggregates ve Ubiquitous Language'dir.
Entities
Bir Entity, iş domaininde benzersiz bir kimliği olan bir nesneyi temsil eder. Bu kimlik, nesnenin özelliklerinin değişmesine rağmen tutarlı kalır. Örneğin, bir e-ticaret uygulamasında, her müşteri bir Entity'dir. Müşterinin adı, adresi veya sipariş geçmişi değişse bile, müşterinin benzersiz kimliği aynı kalır.
java
Copy code
public class Customer {
private String id;
private String name;
private Address address;
public Customer(String id, String name, Address address) {
this.id = id;
this.name = name;
this.address = address;
}
// getters and setters...
}
Value Objects
Bir Value Object, değeri tarafından tanımlanan, kimliği olmayan bir nesneyi temsil eder. Value Objects genellikle Entities'nin özellikleri olarak kullanılır. Örneğin, bir müşterinin adresi bir Value Object olabilir.
java
Copy code
public class Address {
private String street;
private String city;
private String zipCode;
public Address(String street, String city, String zipCode) {
this.street = street;
this.city = city;
this.zipCode = zipCode;
}
// getters and setters...
}
Aggregates
Bir Aggregate, bir veya daha fazla Entity ve Value Object'i bir araya getiren ve iş kurallarını ve tutarlılığı koruyan bir nesnedir. Aggregate, tüm işlemlerin tek bir atomik birim olarak gerçekleşmesini sağlar.
java
Copy code
public class Order {
private String id;
private Customer customer;
private List<Item> items;
public Order(String id, Customer customer) {
this.id = id;
this.customer = customer;
this.items = new ArrayList<>();
}
public void addItem(Item item) {
// iş kuralları burada uygulanabilir
this.items.add(item);
}
// getters and setters...
}
Ubiquitous Language
Ubiquitous Language, bir yazılım projesinde kullanılan ortak bir dil veya terminoloji setidir. Bu dil, iş analistleri, geliştiriciler, testçiler ve diğer paydaşlar arasında iletişimi iyileştirir ve herkesin aynı dilde konuşmasını sağlar.
Bir sonraki konu olan "Ubiquitous Language" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Ubiquitous Language'ın önemi ve nasıl kullanılacağı üzerinde duracağım.
Ubiquitous Language
Ubiquitous Language, tüm ekip üyelerinin - iş analistleri, geliştiriciler, testçiler ve diğer paydaşlar- anladığı ve kullandığı bir dil veya terminoloji setidir. Bu dil, projenin her yönünde tutarlılık sağlar ve yanlış anlaşılmaları azaltır.
Ubiquitous Language'ın Önemi
Ubiquitous Language'ın kullanılmasının amacı, projenin tüm yönlerinde tutarlı bir anlayış sağlamaktır. İletişim boşlukları veya dildeki farklılıklar, yanlış anlamalara veya hatalı uygulamalara yol açabilir. Ubiquitous Language kullanımı, herkesin aynı terimleri aynı anlamlarda kullandığından emin olur.
Ubiquitous Language'ın Kullanılması
Ubiquitous Language, projenin her yönünde kullanılır: gereksinimlerin belirlenmesi, tasarım, kodlama, test ve dokümantasyon. Bu dil, iş kurallarını, süreçleri ve domain modellerini tanımlamak için kullanılır.
Bir e-ticaret uygulamasında Ubiquitous Language örnekleri "Sipariş", "Ürün", "Müşteri" ve "Sepet" gibi terimler olabilir. Bu terimler, herkesin aynı anlamı anladığından ve aynı şekilde kullandığından emin olmak için kullanılır.
Ubiquitous Language ve Bounded Context İlişkisi
Her Bounded Context'in kendi Ubiquitous Language'ı vardır. Bu, farklı Bounded Context'lerde aynı terimin farklı anlamlara gelebileceği anlamına gelir.
Örneğin, "Müşteri" terimi "Kullanıcı Yönetimi" contextinde, bir kişinin kullanıcı adı ve şifresini belirtebilirken; "Sipariş Yönetimi" contextinde, bir kişinin sipariş geçmişini belirtebilir.
Sonraki konu olan "Domain Models" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Rich Models ve Anemic Models, Domain Model Tasarımı ve Model-Driven Design üzerinde duracağım.
Domain Models
Domain Model, bir yazılım projesinin iş domainini temsil eder. Bu, genellikle Entity'ler, Value Objects, Aggregates ve bunların arasındaki ilişkileri içerir.
Rich Models ve Anemic Models
Rich Model, genellikle iş kurallarını ve davranışlarını içerir ve DDD ile uyumludur. Entity'ler ve Value Objects, durumları (değerleri) ve davranışları (metodları) içerir.
Anemic Model ise, genellikle durumu içerir ancak davranışı içermez. Bu, davranışın genellikle servisler tarafından gerçekleştirildiği anlamına gelir. Anemic Model, genellikle nesneye yönelik programlamayla uyumsuzdur çünkü nesnelerin durum ve davranışı bir arada olmalıdır.
java
Copy code
// Rich Model
public class Customer {
private String id;
private String name;
private Address address;
public Customer(String id, String name, Address address) {
this.id = id;
this.name = name;
this.address = address;
}
public void changeAddress(Address newAddress) {
// iş kurallarını burada uygulayabiliriz
this.address = newAddress;
}
// getters and setters...
}
// Anemic Model
public class Customer {
private String id;
private String name;
private Address address;
public Customer(String id, String name, Address address) {
this.id = id;
this.name = name;
this.address = address;
}
// sadece getters ve setters var, davranış yok...
}
Domain Model Tasarımı
Domain Model tasarımı, iş domainini anlamak ve modelleri oluşturmak için gereksinimlerin analizi ve iş birimleriyle yakın işbirliği gerektirir. Modeller, iş domaininin semantiklerini yansıtmalıdır.
Model-Driven Design
Model-Driven Design (MDD), Domain Model'in yazılım tasarımı ve geliştirmesini yönlendirdiği yaklaşımdır. MDD, domain uzmanları ve yazılım geliştiriciler arasında daha iyi bir anlayış oluşturur ve yazılımın iş domainine daha yakından uyum sağlar.
Sonraki konu olan "Domain Events" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Domain Event'ların tanımı ve önemi, Event Sourcing ve Event-Driven Architecture üzerinde duracağım.
Domain Events
Domain Event, iş domaininde önemli bir şeyin gerçekleştiğini belirten bir olaydır. Örneğin, bir siparişin kabul edilmesi veya bir müşterinin kaydolması bir domain event olabilir.
Domain Event'ların Tanımı ve Önemi
Domain Event'lar, bir durumun değiştiğini belirten olayları temsil eder. Bu olaylar genellikle iş süreçlerini harekete geçirir veya diğer durumları etkiler. Domain event'larının kullanılması, bir uygulamanın farklı bölümlerini decouple etmeye yardımcı olabilir, çünkü bir bölüm sadece olayları yayınlar ve diğer bölümler bu olaylara yanıt verir.
Aşağıdaki örnekte, OrderAcceptedEvent isimli bir domain event oluşturduk:
java
Copy code
public class OrderAcceptedEvent {
private final String orderId;
private final String customerId;
public OrderAcceptedEvent(String orderId, String customerId) {
this.orderId = orderId;
this.customerId = customerId;
}
// getters...
}
Event Sourcing
Event Sourcing, uygulamanın durumunu event'lar aracılığıyla depolama yöntemidir. Bu yaklaşım, uygulamanın durumunun tam bir geçmişini saklar ve bu geçmişi, durumu geri yükleme veya iş süreçlerini analiz etme gibi amaçlar için kullanabiliriz.
java
Copy code
public class Order {
private String id;
private String customerId;
private List<Event> events = new ArrayList<>();
public void accept() {
// iş kuralları...
events.add(new OrderAcceptedEvent(id, customerId));
}
// diğer metotlar...
}
Event-Driven Architecture
Event-Driven Architecture (EDA), uygulamaların event'ları kullanarak birbirleriyle iletişim kurduğu bir mimari tarzıdır. Bu, bir uygulamanın farklı bölümlerinin birbirinden decouple olmasını sağlar, çünkü bir bölüm sadece olayları yayınlar ve diğer bölümler bu olaylara yanıt verir.
Sonraki konu olan "Repositories" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Repository Pattern'ın tanımı ve kullanımı, Repository Tasarımı ve Data Mapper ve Repository üzerinde duracağım.
Repositories
Repository, Aggregate'lerle çalışmayı soyutlaştıran bir design pattern'dir. Repository, Aggregate'lerin kalıcı depolamadan nasıl alındığını ve oraya nasıl konulduğunu gizler.
Repository Pattern'ın Tanımı ve Kullanımı
Repository Pattern, domain model ile veri erişim mantığı arasında bir soyutlama sağlar. Bu, domain modelin veri erişim teknolojilerinden bağımsız kalmasını sağlar.
Bir Repository genellikle aşağıdaki işlemleri destekler: ekleme (add), kaldırma (remove), alım (get) ve listeleme (list).
java
Copy code
public interface CustomerRepository {
void add(Customer customer);
Customer get(String id);
List<Customer> list();
void remove(Customer customer);
}
Repository Tasarımı
Repository, genellikle bir ya da birkaç Aggregate için tasarlanır. Her Aggregate için bir Repository olmalıdır. Bunun nedeni, Aggregate'lerin transactional sınırlar olması ve her birinin kendi yaşam döngüsünün olmasıdır.
java
Copy code
public class CustomerRepositoryImpl implements CustomerRepository {
// veri erişim mantığı burada gerçekleşir
@Override
public void add(Customer customer) {
// veritabanına Customer ekleme kodu...
}
@Override
public Customer get(String id) {
// id'ye göre Customer getirme kodu...
return null;
}
@Override
public List<Customer> list() {
// tüm Customer'ları listeleme kodu...
return null;
}
@Override
public void remove(Customer customer) {
// Customer'ı silme kodu...
}
}
Data Mapper ve Repository
Data Mapper, bir objenin veri tabanı tablosuna (ve tersi) nasıl map edileceğini tanımlar. Bu, genellikle bir ORM aracılığıyla gerçekleştirilir.
Repository, genellikle bir ya da daha fazla Data Mapper kullanır. Repository, Aggregate'lerle çalışmayı soyutlarken, Data Mapper veri tabanı tablolarıyla çalışmayı soyutlar.
java
Copy code
public class CustomerMapper {
public Customer toDomain(CustomerEntity entity) {
// entity'yi domain modeline dönüştürme kodu...
return null;
}
public CustomerEntity fromDomain(Customer customer) {
// domain modelini entity'ye dönüştürme kodu...
return null;
}
}
Sonraki konu olan "Factories" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Factory Design Pattern'ın tanımı ve kullanımı, Factories Tasarımı ve Factories ve Domain Model Oluşturma üzerinde duracağım.
Factories
Factory, objelerin oluşturulmasını soyutlaştıran bir tasarım kalıbıdır. Factory, hangi sınıfın örnekleneceği ve nasıl örnekleneceği hakkında karar verir.
Factory Design Pattern'ın Tanımı ve Kullanımı
Factory Pattern, bir sınıfın yaratılmasını ve hangi sınıfın örnekleneceğini belirlemeyi bir fabrika sınıfına taşır. Bu, kodun daha temiz olmasını ve sınıflar arasındaki bağımlılıkların azalmasını sağlar.
java
Copy code
public interface CustomerFactory {
Customer create(String id, String name);
}
Factories Tasarımı
Bir Factory genellikle Aggregate root için tasarlanır. Aggregate root, Aggregate'nin yaşam döngüsünü yönettiği için, bu root'u oluşturmak genellikle karmaşık bir süreçtir ve bir Factory kullanmak bu süreci soyutlar.
java
Copy code
public class CustomerFactoryImpl implements CustomerFactory {
@Override
public Customer create(String id, String name) {
return new Customer(id, name);
}
}
Factories ve Domain Model Oluşturma
Factories, domain model oluşturmanın karmaşıklığını soyutlar. Factories, Aggregate'leri oluştururken iş kurallarını uygulayabilir. Bu, modelin her zaman geçerli bir durumda olmasını sağlar.
java
Copy code
public class Customer {
private String id;
private String name;
private Customer(String id, String name) {
this.id = id;
this.name = name;
}
public static Customer create(CustomerFactory factory, String id, String name) {
return factory.create(id, name);
}
// diğer metotlar...
}
Sonraki konu olan "Services" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Domain Services ve Application Services, Service Tasarımı ve Stateless Nature of Services üzerinde duracağım.
Services
Services, belirli bir işlemin veya işlemlerin gerçekleştirildiği bir yerdir ve genellikle birden çok domain modeli veya entity üzerinde işlem yaparlar.
Domain Services ve Application Services
Domain Services, domain'deki belirli işlemleri temsil eder. Genellikle bu işlemler, bir ya da birden çok domain modeli üzerinde gerçekleştirilir ve bu işlemleri modellemek bir entity veya value object'a uymaz.
java
Copy code
public interface MoneyTransferService {
void transfer(Account fromAccount, Account toAccount, Money amount);
}
Application Services ise genellikle kullanıcı isteklerini işler ve uygulama işlemlerini koordine eder. Bir Application Service, birden çok Domain Service'i kullanabilir.
java
Copy code
public interface PaymentService {
void makePayment(String fromAccountId, String toAccountId, BigDecimal amount);
}
Service Tasarımı
Services genellikle stateless olmalıdır ve genellikle bir işlemi tamamlamak için gereken tüm bilgilere sahip olmalıdırlar. Services, aynı işlemleri birden çok yerde tekrar etmek yerine işlemleri yeniden kullanabilir.
java
Copy code
public class MoneyTransferServiceImpl implements MoneyTransferService {
// dependencies...
public MoneyTransferServiceImpl(/* dependencies */) {
// initialize dependencies...
}
@Override
public void transfer(Account fromAccount, Account toAccount, Money amount) {
// transfer money...
}
}
Stateless Nature of Services
Services genellikle stateless olmalıdır. Bu, bir servisin her bir işlemi tamamladıktan sonra durumunu sıfırlaması gerektiği anlamına gelir. Bu yaklaşım, bir servisin birden çok isteği eş zamanlı olarak işleyebilmesini sağlar.
java
Copy code
public class PaymentServiceImpl implements PaymentService {
private final MoneyTransferService moneyTransferService;
public PaymentServiceImpl(MoneyTransferService moneyTransferService) {
this.moneyTransferService = moneyTransferService;
}
@Override
public void makePayment(String fromAccountId, String toAccountId, BigDecimal amount) {
Account fromAccount = accountRepository.get(fromAccountId);
Account toAccount = accountRepository.get(toAccountId);
Money money = new Money(amount);
moneyTransferService.transfer(fromAccount, toAccount, money);
}
}
Sonraki konu olan "Specifications" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Specification Pattern'ın Tanımı ve Kullanımı, Specifications Tasarımı ve Specifications ve Validation üzerinde duracağım.
Specifications
Specification, bir iş kuralını tanımlayan bir nesnedir. Bu nesne, bir şeyin bu kuralı karşılayıp karşılamadığını kontrol eder.
Specification Pattern'ın Tanımı ve Kullanımı
Specification Pattern, iş kurallarını bir nesne olarak modellemek için kullanılır. Bu pattern, iş kurallarını kodda belirgin ve yeniden kullanılabilir hale getirir.
Bir Specification, genellikle bir ya da birden çok nesnenin belirli bir kuralı karşılayıp karşılamadığını kontrol eden bir metoda sahip olur.
java
Copy code
public interface Specification<T> {
boolean isSatisfiedBy(T candidate);
}
Specifications Tasarımı
Bir Specification genellikle bir domain model için tasarlanır. Specification'lar, bu modelin hangi iş kurallarını karşıladığını kontrol etmek için kullanılır.
java
Copy code
public class CustomerIsPremiumSpecification implements Specification<Customer> {
@Override
public boolean isSatisfiedBy(Customer customer) {
return customer.isPremium();
}
}
Specifications ve Validation
Specification'lar, modelin iş kurallarını karşılayıp karşılamadığını kontrol etmek için kullanılır. Bu, genellikle modelin geçerliliğini doğrulamak için kullanılır.
java
Copy code
public class Customer {
private boolean isPremium;
public boolean isPremium() {
return isPremium;
}
public void setPremium(boolean isPremium) {
if (!new CustomerCanBecomePremiumSpecification().isSatisfiedBy(this)) {
throw new IllegalArgumentException("The customer cannot become premium.");
}
this.isPremium = isPremium;
}
// other methods...
}
Sonraki konu olan "DDD ve Mikro Hizmetler" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, DDD'nin Mikro Hizmetlerle İlişkisi, Bounded Context ve Mikro Servisler ve DDD ve Mikro Hizmetlerin Birlikte Tasarlanması üzerinde duracağım.
DDD ve Mikro Hizmetler
Domain Driven Design (DDD) ve mikro hizmetler, yazılım sistemlerini tasarlamanın ve oluşturmanın iki önemli yaklaşımıdır. DDD, karmaşık iş gereksinimlerini modellemeye yardımcı olan stratejik ve taktik desenleri belirlerken, mikro hizmetler, sistemleri küçük, bağımsız hizmetler olarak tasarlama ve oluşturma yaklaşımıdır.
DDD'nin Mikro Hizmetlerle İlişkisi
DDD ve mikro hizmetler, birlikte kullanıldığında, her hizmetin kendi sınırlı bağlamı (Bounded Context) içinde çalıştığı ve her bir hizmetin belirli bir iş domainine odaklandığı bir sistem oluşturabilir. Bu, hizmetlerin bağımsız olarak geliştirilmesini, dağıtılmasını ve ölçeklendirilmesini sağlar.
Bounded Context ve Mikro Servisler
DDD'deki Bounded Context kavramı, mikro hizmetler mimarisinde önemli bir rol oynar. Her mikro hizmet, kendi Bounded Context'inde çalışır ve belirli bir iş domainine odaklanır.
java
Copy code
// Order Microservice
public class OrderService {
public void placeOrder(Order order) {
// ...
}
}
java
Copy code
// Inventory Microservice
public class InventoryService {
public void reserveInventory(Product product, int quantity) {
// ...
}
}
DDD ve Mikro Hizmetlerin Birlikte Tasarlanması
DDD ve mikro hizmetlerin birlikte tasarlanması, her mikro hizmetin belirli bir iş domainine odaklanmasını ve bağımsız olarak geliştirilmesini, dağıtılmasını ve ölçeklendirilmesini sağlar. Bu, hizmetlerin daha hızlı yeniden dağıtılmasını ve hataların daha kolay izole edilmesini sağlar.
Sonraki konu olan "DDD ve Eventual Consistency" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Eventual Consistency'nin Tanımı, DDD ve Eventual Consistency ve Eventual Consistency ve Aggregates üzerinde duracağım.
DDD ve Eventual Consistency
Bir sistemde işlemler gerçekleştirildikçe, sistemdeki tüm bileşenlerin durumu bir süre sonra tutarlı hale gelir. Bu duruma "eventual consistency" adı verilir.
Eventual Consistency'nin Tanımı
Eventual consistency, tüm değişikliklerin sistem boyunca yayılmasının biraz zaman alacağı, ancak sonunda tüm bileşenlerin aynı, tutarlı bir durumu göreceği anlamına gelir. Bu, özellikle dağıtılmış sistemlerde ve mikro hizmetler mimarisinde önemlidir.
DDD ve Eventual Consistency
DDD'de, Aggregate kökleri arasında tutarlılık genellikle eventual consistency modeli kullanılarak sağlanır. Bu, bir aggregate'in durumunu değiştiren bir işlem gerçekleştirildiğinde, bu değişikliğin diğer aggregates'lara Domain Event'ler aracılığıyla yayılması anlamına gelir.
Örneğin, bir "Order" aggregate'i bir "OrderPlaced" olayını yayınlayabilir ve bir "Shipping" aggregate'i bu olayı işleyerek kendi durumunu güncelleyebilir.
java
Copy code
// Order Aggregate
public class Order {
public void place() {
// ...
DomainEvents.publish(new OrderPlaced(this));
}
}
java
Copy code
// Shipping Aggregate
public class Shipping {
@DomainEventHandler
public void handle(OrderPlaced event) {
// update state...
}
}
Eventual Consistency ve Aggregates
DDD'de, aggregates arasındaki tutarlılığı sağlamanın bir yolu, aggregate köklerinin birbirine doğrudan referans vermemesi ve bunun yerine domain event'ler aracılığıyla iletişim kurmasıdır. Bu, sistemdeki her bir aggregate'in kendi durumunu bağımsız olarak yönetmesini ve diğer aggregates'lerden gelen domain event'lerle durumunu güncellemesini sağlar.
Sonraki konu olan "DDD ve CQRS" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, CQRS'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi, CQRS Tasarımı ve Implementasyonu ve CQRS ve Event Sourcing üzerinde duracağım.
DDD ve CQRS
Command Query Responsibility Segregation (CQRS) bir yazılım mimari modelidir ve genellikle Domain Driven Design (DDD) ile birlikte kullanılır. CQRS, sistemin komut (write) işlemleri ve sorgu (read) işlemleri için farklı modeller ve genellikle farklı veritabanı modelleri kullanmasını önerir.
CQRS'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
CQRS, bir sistemde komutları ve sorguları ayırma prensibidir. Komutlar, sistemin durumunu değiştiren işlemlerdir (örneğin, bir nesnenin bir özelliğini değiştirmek). Sorgular ise, sistemin durumunu okumak için kullanılan işlemlerdir (örneğin, bir nesnenin bir özelliğini okumak).
DDD ile CQRS birlikte kullanıldığında, DDD kavramları ve desenleri (aggregates, domain events, etc.) yazma modeli için kullanılırken, okuma modeli genellikle daha basit ve performanslı olacak şekilde tasarlanır.
CQRS Tasarımı ve Implementasyonu
CQRS tasarımında, bir servis genellikle iki farklı arayüz sunar: biri komutları işlemek için ve diğeri sorguları işlemek için.
java
Copy code
public class OrderCommandService {
public void placeOrder(Order order) {
// ...
}
}
public class OrderQueryService {
public Order getOrderById(String orderId) {
// ...
}
}
CQRS ve Event Sourcing
CQRS, Event Sourcing ile birlikte sıkça kullanılır. Event Sourcing, bir sistemde gerçekleşen her değişikliği olay (event) olarak kaydetme yaklaşımıdır. Bu, sistemin herhangi bir zamandaki durumunu, o zamana kadar gerçekleşen olayları yeniden uygulayarak elde etmek anlamına gelir. CQRS ve Event Sourcing birlikte kullanıldığında, olaylar genellikle komutları işlerken oluşturulur ve sorguları işlerken okunur.
java
Copy code
public class OrderCommandService {
public void placeOrder(Order order) {
// ...
DomainEvents.publish(new OrderPlaced(order));
}
}
public class OrderQueryService {
public Order getOrderById(String orderId) {
// Replay events...
}
}
Sonraki konu olan "DDD ve Hexagonal Architecture" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Hexagonal Architecture'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi, Hexagonal Architecture Tasarımı ve DDD ve Hexagonal Architecture'nin Birlikte Kullanımı üzerinde duracağım.
DDD ve Hexagonal Architecture
Hexagonal Architecture (a.k.a. Ports and Adapters) bir yazılım mimarisi modelidir ve Domain Driven Design (DDD) ile birlikte kullanıldığında, iş kurallarının uygulamanın geri kalanından izole edildiği ve değişikliklerden korunduğu bir yapı sağlar.
Hexagonal Architecture'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
Hexagonal Architecture, uygulamanın çeşitli giriş ve çıkış noktaları olan bir "hexagon" olarak düşünülmesini önerir. Bu yaklaşımın temel fikri, domain logic'i (iş kuralları) uygulamanın geri kalanından izole etmek ve uygulama ve domain logic arasındaki tüm bağlantıları interfaces (ports) ve implementations (adapters) üzerinden yapmaktır.
DDD ile Hexagonal Architecture birlikte kullanıldığında, hexagonun içinde yer alan domain modelleri ve iş kuralları, DDD kavramları ve desenlerine (entities, value objects, aggregates, etc.) dayanır.
Hexagonal Architecture Tasarımı
Hexagonal Architecture'da, bir uygulama genellikle üç ana katmandan oluşur: Domain, Application ve Infrastructure.
Domain katmanı, iş kurallarını ve domain modellerini içerir.
java
Copy code
// Domain Layer
public class Order {
// Business rules...
}
Application katmanı, domain katmanını kapsar ve use case'leri koordine eder.
java
Copy code
// Application Layer
public class PlaceOrderService {
private final OrderRepository orderRepository;
public void placeOrder(Order order) {
// Coordinate use case...
orderRepository.save(order);
}
}
Infrastructure katmanı, domain ve application katmanlarına hizmet eder ve teknik detayları (veritabanı erişimi, ağ iletişimi, vb.) içerir.
java
Copy code
// Infrastructure Layer
public class JdbcOrderRepository implements OrderRepository {
// Technical details...
}
DDD ve Hexagonal Architecture'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve Hexagonal Architecture birlikte kullanıldığında, domain modelleri ve iş kuralları uygulamanın geri kalanından (örneğin, kullanıcı arayüzünden, veritabanından) izole edilir ve bu, kodun daha kolay anlaşılmasını, test edilmesini ve bakımını sağlar.
Sonraki konu olan "DDD ve Layered Architecture" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Layered Architecture'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi, Layered Architecture ve Bounded Context ve DDD ve Layered Architecture'nin Birlikte Kullanımı üzerinde duracağım.
DDD ve Layered Architecture
Layered Architecture (katmanlı mimari), yazılım sistemlerinin organizasyonunu ifade eden bir tasarım desenidir. DDD'nin temel ilkelerinden biri, uygulamanın karmaşıklığını yönetmek için Layered Architecture'ın kullanılmasıdır.
Layered Architecture'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
Layered Architecture, bir uygulamanın farklı sorumlulukları ayıran farklı "katmanlara" ayrıldığı bir mimari yaklaşımdır. Genellikle bir uygulamanın en az üç katmanı olur: presentation (sunum), application (uygulama), ve infrastructure (altyapı). Her katman, kendisinden önce gelen katmana hizmet eder.
DDD ile Layered Architecture birlikte kullanıldığında, domain modelleri ve iş kuralları genellikle application katmanında bulunur ve presentation ve infrastructure katmanlarına hizmet eder.
Layered Architecture ve Bounded Context
Layered Architecture ve Bounded Context kavramları birbirleriyle ilişkilidir çünkü her ikisi de uygulamanın karmaşıklığını yönetmeye yardımcı olur. Her bounded context, genellikle kendi Layered Architecture'ına sahip olacaktır. Bu, farklı bounded context'lerin farklı teknolojiler ve teknikler kullanmasına izin verir.
DDD ve Layered Architecture'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve Layered Architecture birlikte kullanıldığında, domain modelleri ve iş kuralları uygulamanın geri kalanından (örneğin, kullanıcı arayüzünden, veritabanından) izole edilir ve bu, kodun daha kolay anlaşılmasını, test edilmesini ve bakımını sağlar.
Örneğin:
java
Copy code
// Domain Layer
public class Order {
// Business rules...
}
// Application Layer
public class PlaceOrderService {
private final OrderRepository orderRepository;
public void placeOrder(Order order) {
// Use domain model to enforce business rules...
orderRepository.save(order);
}
}
// Presentation Layer
public class OrderController {
private final PlaceOrderService placeOrderService;
public void placeOrder(String orderId) {
// Delegate to application layer...
placeOrderService.placeOrder(new Order(orderId));
}
}
// Infrastructure Layer
public class JdbcOrderRepository implements OrderRepository {
// Implement data access...
}
Sonraki konu olan "DDD ve ORM" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, ORM'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi, ORM Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler ve DDD ve ORM'nin Birlikte Kullanımı üzerinde duracağım.
DDD ve ORM
ORM (Object-Relational Mapping), nesne tabanlı programlama dillerinin ve ilişkisel veritabanı sistemlerinin arasındaki bir "köprü" olarak hizmet eder. DDD ile ORM arasında, uygulamanın iş kurallarını ve veritabanı erişimini birbirinden ayırmak adına belirgin bir ilişki bulunmaktadır.
ORM'nin Tanımı ve DDD ile İlişkisi
ORM, nesnelerin ilişkisel veritabanlarına nasıl eşlendiğini tanımlayan bir tekniktir. Nesne-tabanlı programlama dillerinde, veri genellikle nesneler ve nesnelerin özellikleri olarak temsil edilir. İlişkisel veritabanlarında ise veri tablolar ve satırlar aracılığıyla temsil edilir. ORM bu iki farklı veri temsilini birleştirmeye yardımcı olur.
DDD ile ORM'in ilişkisi, uygulamanın domain modelinin ve veritabanı erişiminin birbirinden ayrılmasından kaynaklanır. DDD ile, iş kuralları domain modeli içinde tanımlanırken, veritabanı erişimi genellikle bir ORM aracılığıyla gerçekleştirilir.
ORM Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
ORM kullanırken dikkat edilmesi gereken birkaç nokta vardır:
Lazy Loading: ORM'ler genellikle "lazy loading" denilen bir özelliği destekler. Bu, bir nesnenin ilişkili nesneleri yalnızca gerektiğinde yüklenir anlamına gelir. Ancak, bu özellik yanlış kullanıldığında performans sorunlarına yol açabilir.
Complex Mappings: Bazı domain modelleri, ORM ile veritabanına eşlemek için karmaşık olabilir. Bu durumlarda, veritabanı şeması ve domain modeli arasındaki uyumu sağlamak için ek çaba gerekebilir.
Transaction Management: ORM'ler genellikle otomatik transaction management sağlar, ancak bu her durumda istenen davranış olmayabilir. Bazen, işlemleri manuel olarak yönetmek daha uygun olabilir.
DDD ve ORM'nin Birlikte Kullanımı
DDD ve ORM birlikte kullanıldığında, domain modeli ve veritabanı erişimi arasında bir ayrım sağlanır. Bu, domain modelini ve iş kurallarını, veritabanı erişiminin karmaşıklığından izole eder. Ayrıca, ORM, domain modelini veritabanına eşlemek için kullanılan bir "repository" olarak hizmet edebilir.
Örneğin:
java
Copy code
// Domain Layer
public class Order {
// Business rules...
}
// Application Layer
public class PlaceOrderService {
private final OrderRepository orderRepository;
public void placeOrder(Order order) {
// Use domain model to enforce business rules...
orderRepository.save(order);
}
}
// Infrastructure Layer (using an ORM for data access)
public class HibernateOrderRepository implements OrderRepository {
// Implement data access using Hibernate...
}
Sonraki konu olan "DDD ve Test Driven Development" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Test Driven Development'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi, TDD ve DDD'nin Birlikte Kullanımı ve DDD ve Unit Testing üzerinde duracağım.
DDD ve Test Driven Development
Test Driven Development (TDD), yazılım geliştirmede bir yöntemdir ve DDD'nin önemli bir parçasıdır. TDD, yazılım geliştiricilerin işlevsellik için gereken testleri yazarak başlamalarını ve ardından bu testlerin geçmesini sağlayacak kodu yazmalarını gerektirir.
Test Driven Development'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
TDD, yazılım geliştirme sürecinde önce testlerin yazılmasını gerektiren bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, testlerin, gereksinimlerin anlaşılmasını ve iş kurallarının doğrulanmasını sağlar. Ayrıca, testler, yazılımın işlevselliğini belgeler ve kodun refactoring sürecini kolaylaştırır.
DDD ile TDD'nin ilişkisi, her ikisinin de karmaşıklığı yönetmeye ve iş kurallarının uygulanmasını sağlamaya yönelik olmasıdır. DDD, iş kurallarının domain modeli içinde tanımlanmasını gerektirirken, TDD bu kuralların doğru bir şekilde uygulandığını doğrulamak için testlerin yazılmasını gerektirir.
TDD ve DDD'nin Birlikte Kullanımı
TDD ve DDD birlikte kullanıldığında, iş kurallarının uygulanmasını sağlamak ve karmaşıklığı yönetmek için bir yaklaşım sağlar. TDD, iş kurallarının doğruluklarını sağlarken, DDD bu kuralların uygulandığı domain modelini tanımlar.
Örneğin:
java
Copy code
// Domain Layer
public class Order {
// Business rules...
}
// Test
public class OrderTest {
private Order order;
@BeforeEach
public void setup() {
order = new Order();
}
@Test
public void testPlaceOrder() {
// Use domain model to enforce business rules...
order.place();
assertTrue(order.isPlaced());
}
}
DDD ve Unit Testing
Unit testing, yazılımın belirli bir bölümünün (bir "unit") beklenen şekilde çalıştığını doğrulamak için kullanılan bir test türüdür. DDD ile unit testing arasındaki ilişki, her iki teknik de iş kurallarının doğru bir şekilde uygulandığını doğrulamaya yardımcı olur.
DDD'de, unit testler genellikle domain modelinin belirli bir kısmını test eder. Bu, iş kurallarının doğru bir şekilde uygulandığını ve modelin beklenen şekilde davrandığını doğrulamaya yardımcı olur.
Sonraki konu olan "DDD ve Behavior Driven Development" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Behavior Driven Development'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi, BDD ve DDD'nin Birlikte Kullanımı ve BDD ve Ubiquitous Language üzerinde duracağım.
DDD ve Behavior Driven Development
Behavior Driven Development (BDD), yazılım geliştirmede kullanılan bir tekniktir ve DDD ile doğal bir sinerji içindedir. BDD, iş gereksinimlerini teknik olmayan bir dilde ifade ederek yazılımın davranışını tanımlar.
Behavior Driven Development'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
BDD, bir uygulamanın davranışının belirli bir kullanıcı hikayesi veya iş gereksinimi ile açıklanmasını gerektiren bir yazılım geliştirme yöntemidir. Bu yaklaşım, iş analistleri, geliştiriciler ve testçiler arasındaki iletişimi iyileştirmeye yardımcı olur.
DDD ve BDD'nin ilişkisi, her iki yaklaşımın da iş kurallarına odaklanması ve uygulamanın iş gereksinimlerini karşılamasını sağlamaktır. BDD, iş gereksinimlerini teknik olmayan bir dilde ifade ederken, DDD bu gereksinimleri domain modeli içinde tanımlar.
BDD ve DDD'nin Birlikte Kullanımı
BDD ve DDD birlikte kullanıldığında, yazılım geliştirme süreci daha odaklı ve iş gereksinimlerine yönelik hale gelir. BDD, iş gereksinimlerinin anlaşılmasını ve doğru bir şekilde ifade edilmesini sağlarken, DDD bu gereksinimlerin uygulamada nasıl uygulanacağını tanımlar.
Örneğin, bir online alışveriş platformu geliştiriyorsunuz ve "kullanıcı bir ürünü sepete ekleyebilmeli" iş gereksinimine sahipsiniz. BDD kullanarak, bu gereksinim için bir kullanıcı hikayesi oluşturabilirsiniz:
vbnet
Copy code
Feature: Add product to shopping cart
Scenario: User adds a product to the shopping cart
Given a user is on the product page
When the user clicks "add to cart"
Then the product should be added to the shopping cart
Sonra, DDD kullanarak, bu gereksinimi nasıl uygulayacağınızı tanımlayabilirsiniz:
java
Copy code
public class ShoppingCart {
private List<Product> products = new ArrayList<>();
public void addProduct(Product product) {
products.add(product);
}
// ...
}
BDD ve Ubiquitous Language
BDD ve ubiquitous language, yazılımın iş gereksinimlerini tanımlamak için birlikte kullanılır. BDD, iş gereksinimlerini teknik olmayan bir dilde ifade ederken, ubiquitous language bu gereksinimleri domain modeli ile ilişkilendirir.
Sonraki konu olan "DDD ve Agile" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Agile'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi, DDD ve Agile'in Birlikte Kullanımı ve DDD ve Scrum üzerinde duracağım.
DDD ve Agile
Agile, yazılım geliştirme sürecinin esnek ve müşteri odaklı olmasını sağlayan bir metodolojidir. DDD ve Agile, birlikte kullanıldığında, yazılım projelerini daha etkili bir şekilde yönetme ve karmaşık iş gereksinimlerini daha iyi anlama yeteneği sağlar.
Agile'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
Agile, müşteri memnuniyetini ve sürekli teslimatı öncelikli hale getiren bir yazılım geliştirme metodolojisidir. Bu yaklaşım, sürekli geri bildirim ve değişikliklere hızlı adaptasyon ile karakterizedir.
DDD ve Agile, her ikisi de iş gereksinimlerine ve değer yaratmaya odaklanmış olduğundan, birlikte kullanıldığında birbirlerini tamamlarlar. DDD, karmaşık iş gereksinimlerini modellemek ve yönetmek için kullanılırken, Agile, bu gereksinimlerin sürekli ve hızlı bir şekilde ele alınmasını sağlar.
DDD ve Agile'in Birlikte Kullanımı
DDD ve Agile, bir yazılım projesi üzerinde birlikte çalışıldığında, her ikisi de etkili bir şekilde değer yaratmayı ve iş gereksinimlerini karşılamayı hedeflediğinden, birbirlerini güçlendirirler.
DDD, iş kurallarını ve iş süreçlerini anlama ve bu kuralları ve süreçleri yazılım çözümlerine dökme yeteneği sağlar. Agile, bu çözümleri hızlı ve etkili bir şekilde geliştirmek, test etmek ve teslim etmek için bir çerçeve sağlar.
java
Copy code
public class ProductBacklogItem {
private String description;
private boolean done;
public ProductBacklogItem(String description) {
this.description = description;
this.done = false;
}
public void complete() {
this.done = true;
}
// ...
}
DDD ve Scrum
Scrum, Agile metodolojisinin popüler bir uygulamasıdır ve belirli süreler boyunca (sprintler) kısa, tekrarlanabilir iş döngülerini teşvik eder. Scrum ve DDD, karmaşık yazılım projelerini yönetmek ve değerli çözümler oluşturmak için birlikte kullanılabilir.
Scrum, iş gereksinimlerini küçük, yönetilebilir parçalara (user stories) böler ve bu parçaların belirli bir süre zarfında (sprint) tamamlanmasını sağlar. DDD, bu user stories'nin nasıl modellemesi gerektiğini belirler ve iş gereksinimlerinin nasıl uygulanacağını tanımlar.
Sonraki konu olan "DDD ve DevOps" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, DevOps'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi, DDD ve Continuous Delivery ve DDD ve Infrastructure as Code üzerinde duracağım.
DDD ve DevOps
DevOps, geliştirme (Dev) ve operasyonların (Ops) bir araya getirildiği bir kültür ve uygulama setidir. DevOps ve DDD birlikte kullanıldığında, daha hızlı ve daha kaliteli yazılım teslimatını mümkün kılar.
DevOps'ın Tanımı ve DDD ile İlişkisi
DevOps, yazılım geliştirme ve IT operasyonları arasındaki boşluğu dolduran bir kültür ve uygulama setidir. Bu yaklaşım, hızlı, kaliteli ve güvenilir yazılım teslimatını teşvik eder.
DDD ve DevOps birlikte kullanıldığında, yazılımın iş gereksinimlerini anlama ve bunları hızlı ve etkin bir şekilde uygulama yeteneği sağlar. DDD, iş gereksinimlerini modellerken, DevOps bu gereksinimlerin hızlı ve sürekli bir şekilde üretime alınmasını sağlar.
DDD ve Continuous Delivery
Continuous delivery (CD), yazılımın her zaman üretime hazır olmasını sağlayan bir DevOps uygulamasıdır. DDD ve CD birlikte kullanıldığında, iş gereksinimlerinin sürekli ve hızlı bir şekilde uygulanmasını sağlar.
DDD, iş gereksinimlerini modellerken, CD, bu gereksinimlerin hızlı ve sürekli bir şekilde test edilmesini ve üretime alınmasını sağlar.
DDD ve Infrastructure as Code
Infrastructure as Code (IaC), yazılımın altyapısının otomatik olarak oluşturulması ve yönetilmesi için bir yaklaşımdır. DDD ve IaC birlikte kullanıldığında, uygulamanın altyapısını iş gereksinimlerine göre hızlı ve etkin bir şekilde ölçeklendirmeyi sağlar.
Örneğin, bir microservices mimarisi kullanıyorsanız, her bir microservice'in kendi sınırlı bağlamına (bounded context) sahip olduğunu ve bu bağlamın iş gereksinimlerini yansıttığını düşünebilirsiniz. IaC kullanarak, bu sınırlı bağlamları ayrı ayrı ölçeklendirebilir ve yönetebilirsiniz, bu da her bir microservice'in kendi gereksinimlerine göre ölçeklenmesini sağlar.
Sonraki konu olan "DDD ve Domain Storytelling" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, Domain Storytelling'ın Tanımı ve Kullanımı, Domain Storytelling ve Ubiquitous Language ve Domain Storytelling ve Bounded Context üzerinde duracağım.
DDD ve Domain Storytelling
Domain Storytelling, bir iş alanını anlamak ve onu modellemek için hikaye anlatma tekniklerini kullanan bir yaklaşımdır. DDD ve Domain Storytelling birlikte kullanıldığında, iş alanını anlamada ve modellerin tasarımında daha etkili olabiliriz.
Domain Storytelling'ın Tanımı ve Kullanımı
Domain Storytelling, bir iş alanını anlatmak için hikayelerin kullanıldığı bir tekniktir. Bu hikayeler, iş süreçlerini, kurallarını ve işlemlerini anlamamıza yardımcı olur ve onları modellemek için kavramları ve terimleri belirler.
DDD ile birlikte kullanıldığında, Domain Storytelling, iş süreçlerini ve kurallarını anlamamıza ve modellememize yardımcı olur, bu da daha etkili ve iş gereksinimlerine uygun yazılım çözümleri oluşturmamızı sağlar.
java
Copy code
public class OrderStory {
public void placeOrder(Customer customer, Order order) {
customer.placeOrder(order);
System.out.println("Order placed successfully!");
}
public void processOrder(Order order) {
order.process();
System.out.println("Order processed successfully!");
}
// ...
}
Domain Storytelling ve Ubiquitous Language
Ubiquitous Language, DDD'deki bir kavramdır ve herkesin anlayabileceği bir dil oluşturmayı amaçlar. Domain Storytelling, bu dili oluşturmamıza yardımcı olur. İş uzmanları ve yazılım geliştiriciler arasında iletişimi geliştirmek ve iş süreçlerini ve kurallarını daha iyi anlamak için hikayeler ve sahneler kullanırız.
Domain Storytelling ve Bounded Context
Bounded Context, DDD'de belirli bir modelin geçerli olduğu bir sınırlamayı temsil eder. Domain Storytelling, bu sınırlamaları belirlememize yardımcı olur. İş süreçleri ve kuralları hikayeler aracılığıyla anlatılır ve her hikaye genellikle belirli bir Bounded Context'i temsil eder.
Sonraki konu olan "DDD ve System Metaphor" konusuna geçmek isterseniz bana bildirin. Bu konuda, System Metaphor'ın Tanımı ve Kullanımı, System Metaphor ve Ubiquitous Language ve System Metaphor ve Architectural Design üzerinde duracağım.
DDD ve System Metaphor
System Metaphor, yazılımın işlevselliğini ve organizasyonunu anlamak için kullanılan bir kavramdır. DDD ile birlikte kullanıldığında, yazılımın tasarım ve yapısını daha iyi anlamamızı ve ifade etmemizi sağlar.
System Metaphor'ın Tanımı ve Kullanımı
Bir sistem metaforu, bir yazılım sisteminin işlevselliğini ve yapısını anlamak için kullanılan basitleştirilmiş bir resimdir. Sistem metaforları, karmaşık yazılım sistemlerini daha basit ve anlaşılır hale getirmek için kullanılır.
Örneğin, bir online alışveriş uygulamasını bir alışveriş merkezi metaforuyla modelleyebiliriz. Müşteriler (kullanıcılar), mağazalar (servisler), ürünler (veriler) vb. kavramlarla bu metaforu geliştirebiliriz.
java
Copy code
public class ShoppingMall {
private List<Store> stores;
private List<Customer> customers;
//...
}
public class Store {
private List<Product> products;
//...
}
public class Customer {
private ShoppingBasket shoppingBasket;
//...
}
System Metaphor ve Ubiquitous Language
Ubiquitous Language, bir yazılım projesindeki tüm paydaşların aynı dili konuşabilmesi için geliştirilmiştir. System Metaphor, Ubiquitous Language'ı destekler çünkü genellikle iş domaini ile ilgili kavramları ve terimleri kullanır.
System Metaphor ve Architectural Design
Bir System Metaphor, yazılımın mimari tasarımını ve organizasyonunu anlamak ve ifade etmek için kullanılır. Yazılımın farklı bölümlerinin nasıl bir araya geldiğini ve birlikte nasıl çalıştığını görselleştirebilir.